Kamuoyuna 17 Mart 2022, 17:26
KAMUOYUNA SAYGILARIMIZLA
Hakkıyla yapılan her meslek zordur. Hassasiyet ve özveri ister. Hele de sağlık alanında ve bizim mesleğimiz gibi her zaman genel bir fikre sahip olunduğu halde, aslında kimsenin bilmediği kadar kendine has olursa… Hastalığın ve sağlığın, hatta iyilik ve kötülüğün(!) ilk durağı olan ağız ve diş bölgesinin sağlığını korumaya yemin ederek, devletinin bünyesinde çalışan 12.000’i aşkın Kamu Diş Hekimi olarak, güncel taraftargirlik, tartışma, çatışma ve yönlendirmelerden uzak kalarak, sadece mesleğimiz, ilmimiz, vicdanımız ve vazifemiz gereği; halkımızdaki diş sorunlarının oluşmadan önlenebilmesi için çalışmalar yürütmek; kurumları vasıtasıyla ağız ve diş sağlığı hizmeti sunmakla mükellef bakanlığımız birimlerinin mevcut ekonomik şartlarda en kaliteli hizmeti, en üst seviye verimlilikte sunabilmesi için tüm çarkların efektif işlemesi yolunda, yine kendi bünyesinden, sahadaki sesi olarak ortak çalışmalar yapabileceği bir merci olabilmek; tüm meslektaşlarımızın özlük hakları ve çalışma şartlarında farkındalık oluşturmak ve iyileştirmeler yapabilmek; birbirimizin derdini ve sevincini dinleyip anlayabilmek; kısacası malzemesinden personeline, hastasından hekimine kadar tüm yönleriyle, Sağlık Bakanlığımızın ağız ve diş sağlığı kulvarını mutlu, huzurlu ve akıcı hale getirebilmek amacıyla KAMU DİŞ HEKİMLERİ DERNEĞİ’ mizi kurmuş bulunmaktayız. Üyelerine, çağın getirdiği tüm imkanlarla fikir soran, haberdar eden; onlara rağmen değil, onlarla birlikte yolunu çizen ve bu şeffaflığını tüzüğünde de kayıt altına almış, devletiyle güçlü bir diş hekimi ve yek vücut olarak faaliyetlerde bulunmak öncelikli ve vazgeçilmez düsturumuzdur.
Diş hekimliği meslek olarak, toplumun büyük çoğunluğunda, mecbur kalmadıkça hatırlanmasa da dişler ve ağız bölgesi, gerçek hayatta insan sağlığının başlangıç noktalarındandır. Ağız, diş ve çene bölgesindeki problem ve bozukluklar, hem sistemsel hastalıkların sebebi olabilmekte, hem de muhtemel böyle tüm rahatsızlıkların işaretlerini erken teşhis statüsünde bizlere gösterebilmektedir. Konuşma ve estetik yönleri de düşünüldüğünde insan psikolojisinin de sacayaklarından biridir. Muayene ve tedavilerinin %90’ı, hareket halinde, heyecan ve korku içindeki hastalarına, bilinen en riskli bulaşıcı hastalıklar gölgesinde müdahale etmek ve cerrahi girişimsel işlem yapmak şeklinde olan biz diş hekimlerinin görevi ziyadesiyle meşakkatlidir. Dolayısıyla gereğine göre uygulanmalıdır, sağlıklı olmalıdır ve söz konusu sağlığı korumalıdır. Zira ağız ve diş sağlığının korunması; maliyet, zaman, emek ve sonuç düşünüldüğünde, tedavi ve protez yapımından çok daha verimli ve zaruridir. Kişisel çıkarlarla gerek sosyal medyada, gerekse basın yayın organlarının değişik kademelerinde, herkes tarafından, insanların yönlendirilebileceği kadar basit olmadığı da aşikardır.
Diş hekimliği, tüm dünyada kabul edilen kriterlere göre, hem en çok yıpranan hem de en çok bulaşıcı hastalık riski (AIDS, hepatit, Covid...)altında çalışan meslek grubudur ki tüm bunlara ailemiz ve diğer hastalarımız da maruz kalmaktadır. Tekrarlamak gerekirse, meslek olarak diş hekimlerinin, insanın ağzının içinde, 20 cm mesafede, 1 cm² alanda, her türlü sıvı, kan ve aerasole, hem de sürekli maruz kaldığı açıktır.Bu bağlamda, tempoları, iş yükleri ve çalışma şartları yönünden dünyanın en yoğun diş hekimleri diye bilinen Türkiye Kamu Diş Hekimleri olarak, söz konusu en yüksek risk altında, en nitelikli kamu hizmetini vermeye gayret ettik ve devam ediyoruz.
Özellikle yaklaşık bir yıldır içinde bulunduğumuz pandemi şartlarında, kamunun büyük çoğunluğu bilmese de o beyaz tulumlar içinde tanınmayan 7500’ün üzerinde meslektaşımız, kurumlarındaki asıl işleri yerine, Covid mücadelesinin tam ortasında, sahadaydı. Geride, kurumlarında çalışmaya devam eden meslektaşlarımız ise çok daha ağır bir yükün altında kaldılar. Diş hekimi arkadaşlarımız, asgarinin çok altında bir sayıda kalmalarına rağmen, nöbetleri, mesaileri, acil müdahale ihtiyacı duyan hastaları göğüslemeye devam etti. Çünkü bir diş hekimi, aldığı eğitim ve eğitim şekli gereği çabucak adapte olma, hızlı ve pratik çözümler üretebilme, her işin üstesinden çabucak gelebilme özelliğindedir. İş yapmak ve çözüm üretmekten başka hiçbir şeye vakti kalmaz. Kendisine düşen görevi, tevdi beklemeden, davet ile vakit kaybetmeden hakkıyla yapabilmektedir. Özetle Kamu Diş Hekimleri olarak, aynı zamanda hem sahada mesai mefhumu gözetmeksizin sürüntü alma ve filyasyonda, hem de Sağlık Bakanlığımızın hazırladığı rehber doğrultusunda kurumlarımızda acil ve zorunlu tedavileri gerçekleştirerek vatandaşlarımızın hizmetinde olduk. Herkesin korktuğu, çekindiği en yoğun koronavirüs savaşı zamanlarında, sağlık ordusunun en nitelikli yetişmiş birimlerinden biri olarak cephenin en önündeydik. “Olağanüstü haldir bu, zor zamandır bu” dedik, her yere görevlendirildik, her yere koşturduk, her yere yetiştik ve sesimizi duyuramadan, ismimizi duyamadan, çok ama çok şey kaybettik.
Pandemide tüm Türkiye’miz çok yıprandı ve hala devam ediyor. Ancak mesleğinin, aldığı eğitimin, kültürünün, yetenekleri ve niteliğinin farkında olan diş hekimleri olarak biliyoruz ki görevimiz sadece böyle zamanlarda “zor” değil. Kamu diş hekiminin, kamudaki ağız ve diş sağlığı hizmetinin sunumuyla ilgili tespitleri elbette mevcuttur.
Devletiyle bir bütün ve büyük, idaresiyle uyumlu, mesleğini hakkıyla icra etme çabasındaki Kamu Diş Hekimleri olarak biliyoruz ki; diş sorunlarının ezici çoğunluğu önlenebilir niteliktedir. Koruyucu diş hekimliği yöntemleriyle sosyal güvenlik sistemimiz, dolayısıyla ülke ekonomimiz üzerinden büyük bir yük kalkacaktır. Kamu Diş Hekimleri Derneği olarak, gerek artık bir seferberlik mecburiyetini almış bu konuda; gerekse tüm efektif ağız ve diş sağlığı uygulamalarında birikim ve hazırlığımız mevcut şekilde, Bakanlığımız, basınımız ve sivil toplum kuruluşlarımızla her türlü işbirliğine hazırız.
Kamu Diş Hekimleri Derneği olarak, gerek bakanlığımızın ilgili birimleri, gerekse basınımızın organlarıyla, tabandan itibaren topyekün bir eğitim ve bilinçlendirme hamlesinin başlatılması gerektiği görüşündeyiz. Okullarda ve aile diş hekimliği uygulamalarıyla diş sağlığı eğitimine en baştan başlamak; hem problemlerin artışını önleyecek, hem de sosyal güvenlik sistemimiz ve ekonomimiz üzerindeki yükü azaltacak hem de yurt dışı “diş sağlığı turizmi”nin önünü açacaktır ki böyle bir turizm sektörünün de ekonomik girdi olarak faydalarını söylemeye gerek yoktur
Bütün bu güzelliklerin ilk adımı; gerek klinik ve çalışma şartlarıyla, gerek sosyal hayatlarıyla, gerek ekipman yönünden, tüm özveri ve yoğunlaşmasını, tüm hekimlik bilgisini en verimli yoldan hastalarına ve halkına sunabilen, dünyadaki meslektaşları baz alındığında ise yoğun tempoda çalışmalarıyla meşhur ülkemiz Kamu Diş Hekimleri’nin, mesleği ve çağın gereklerine uygun şekilde görev yapabilmelerinin sağlanmasıdır.
Sonuç olarak; bir yerden başlamak artık zaruri olduğu için; mesleğimizi daha iyi şartlarda yapabilmek için; vatandaşlarımızın aldığı ağız ve diş sağlığı hizmet kalitesini artırabilmek için; Devletimizle bir bütün olarak, halkımızın hizmetinde, sağlık sektörümüzün tam ortasında, Kamu Diş Hekimlerinin sahadaki sesi olabilmek için KAMU DİŞ HEKİMLERİ DERNEĞİ “KADHED” adımızla kurulduk. “Birbirinin söylediğini anlayabilen kamu meslektaşlarımız olarak, birlikte olursak sorunlarımız ancak azalır”, şiarındayız. Kamuda çalışan tüm diş hekimi arkadaşlarımızın katılımıyla, “hastalarımızın sağlığı ilkemiz, devletimizin varlığı gücümüzdür…”
HEP BERABER, BİR ARADA…
K A D H E D
KAMU DİŞ HEKİMLERİ DERNEĞİ